KÂBE DIŞ ÖRTÜSÜ

Kâbe’ye örtü örten ilk kişinin Hz. İsmâil olduğu rivayet ediliyor. Hz. İsmâil’in ardından bu usulün devam ettirilmesiyle, Kâbe örtüleri tarih boyunca deri, yün, pamuk, ipek gibi çeşitli malzemeler ile hazırlanıyor. Zaman içinde örtülerde beyaz, kırmızı, sarı, yeşil ve siyah gibi farklı renklerin kullanıldığı da görülüyor. Hz. Peygamber (s.a.v.) döneminde ise Kâbe’nin; 10 Aşura günü kırmızı, 27 Ramazan’da beyaz olmak üzere Yemen kumaşından dokunan iki çeşit örtü ile örtüldüğü biliniyor.

Hz. Peygamber’den sonra da devam ettirilen uygulamaya, kendilerini Hicaz bölgesinin hizmetkârı (Hadim’ul-Harameyn’uş Şerifeyn) olarak tanımlayan Osmanlı padişahları katkıda bulunuyor. Her sene hac mevsiminde önce bölgeye giden Surre Alayları ile özel olarak dokuttukları Kâbe örtülerinin yollanmasını ve Zilhicce ayının 9. günü Hac sırasında yenisiyle değiştirilen Kâbe örtülerinin bir bölümünün, İstanbul’a getirterek kayda alınmasını sağlıyorlar.

Kisve, kuşak ve kapı perdesinden oluşan Kâbe örtüleri (Kisvetü’ş-Şerife); Şam, Kahire ve İstanbul gibi şehirlerde dokunuyor. XVI. yy.’dan itibaren eski Kisvetü’ş-Şerife örtüleri padişah ve devlet erkanın yanı sıra ulemâların sandukalarının üzerine örtülüyor; cami, dergâh ve hastanelere gönderiliyor.

Günümüzde ipekli kumaştan dokunan bu siyah renkteki örtünün üzerinde altın ve gümüş işlemeli âyetler, dualar bulunuyor.